09 Temmuz 2008

romantik salı kuşağı!

Genç arkadaşlarım; sarhoşken yapılmaması gereken şeyler vardır. Bir yenisini de şuan sizlere çıtlatmak isterim lakin biraz yorgun, biraz sarhoş insan olarak kelimeleri p.c etmeden ifade etmeye çalışıcam. Her insan gibi hata yapabilme lüksümü kullanmamı maruz görün. (susmalıyım..susucam.. sktr susamadım..) Daha önce de yazdığım gibi gecenin varoşluğundan kurtulmak için elimizden geleni yapıyorduk. Film izlemeye karar verdik. cnbc-e' nin "romantik salı kuşağı" yardımımıza koştu, geri çevirmedik.

İtalyan yönetmen Carlo Verdone'nin "Sono pazzo di Iris Blond" adlı filmine takıldık. romantik salı'nın sunduğu pek romantik pek seksi bir filmdi. ama sarhoşken italyanca'nın bu kadar kafa ütüleyen, dile dolanan, halkı coşturan(!) bir dil olduğunu farketmemiştik. (saygılar popomundo) şöyle ki filmin yarısında herkes sevgi kelebekleri şeklinde yanındakinin burnuna "pıt" kondurma yarışına girdi. odioso! ama bu dallama kardeşlerim filmin yarısına geldiğimizde, yükseldikleri yerden aşağı bir güzel inip (nereye yükseliyorsun dallama?!) uykunun huzurlu kollarına kendilerini bıraktılar. ve ne yazık ki benim italyanca'ya olan zaafımı fazla önemsemedikleri için "romantik salı kuşağı" onlar için "alacakaranlık salı kuşağı" haline geldi. bene bene!

her duyduğum italyanca kelimeyi tekrar etme sorunum, 1 saat sonra işe gitmek zorunda olan 3 kuzenim için akla zarar bir şeydi. sonunda dayanamayıp hepsini uyandırdım ve sırayla hepsine italyanca aşkımı ilan ettim. sonuç; ailemiz artık ensest ilişkilere sıcak bakıyor... neyse olay şu; italyanca konuşabilen, en azından deneyebilen ya da hadi lan en azından bir kaç kelime italyanca aşk cümleleri kurabilen erkek istiyoruz. mümkünse benim terrence'e benzesin tipleri de.. sakallı, artist, böyle garip yaratıklar yani. biliyorum bu eksiğimi de tamamladığımda 10 numara bir insan olucam. (kutuma gitmek istiyorum, acun bey!)

bundan sonra, italyanca yazılan ya da söylenen hiç bir şeye olumsuz cevap vermemeye karar verdim. küfür olsa bile başımın üstünde yeri var. o kadar yani.. roma'da yaşamalıyım. italyanca konuşmalıyım. her sabah kalktığımda "
buongiorno, cara mia!" ifadesini duymalıyım. diğer isteklerimi allah'a daha sonra ileticem, bugünlük bu kadar yeter.

son olarak; piyano severlerin "listen to your heart" şarkısının DHT versiyonu dinlemesini şiddetle tavsiye eder, içerdeki mahmur kalabalığı ayıltmak için kahve yapmalıyım.


"
buongiorno!"

0 reactions: