24 Kasım 2008

canım öğretmenim?!

Minik ama uzatmalı bir öğretmen adayı olarak ben deniz pek mutluyum bu gün.
bir kaç sene sonra eteklerime yapışıp "tiçır, buk ne demekti yaa?" diye soracak ögrencilerimi
düşünüp, pek güzel moda giriyorum.
ve
canım hocam Zülal Balpınar başta olmak üzere tüm öğretmenlerin, öğretmen adaylarının öğretmenler günü'nü kutluyorum.
öpüyorum hepinizi..


not:zülal hocam takip ediyorsunuz biliyorum.bakınız gayet edep-adap kuralları
çerçevesinde yazıyorum.saygılar.. =)

18 Kasım 2008

sabah kahvesi

sabah kahvesinde bugün tesekkür etmek istedigim bir isim var.
odamın,yatagımın ve hayatımın yeni fatihi(!) lilith.
(yatagımın fatihi derken yanlıs anlasılmasın,benim yatagımda uyur kendisi genelde..
türkçemiz lastik gibi masallah) =p
neyse;
2 gündür tavuklar gibi erkenden yatıp, horozlar kadar erken kalkan ben deniz için pek güzel bir süprizi vardı bugün. gerci kendisiyle ilgilenmeyip uyuduğum için biraz sinirli ama yeni yeni,özenle karaladıgı blog'unda bana da yer vermiş canım lilith.
pek güzel seyler yazmıs zat-ı muhterem. =) şuan sigara almaya giden arkadasa huzurlarınızda tesekkür ederim.=p
yazısı içinde şurası pliz.

günaydın..
bol kahveli günler dilerim gencler.

16 Kasım 2008

"Mustafa"


Kaç gündür aklımda "Mustafa" filmi hakkında yazmak ama vakit falan bulamıyordum. ayrıca her yazar bu konu hakkında bir seyler karalamıstı coktan; kimisi beğenmişti, kimisi "şöle mi olur böyle mi olur bik bik bik" diye bağrınmıştı. eleştiriler yazma isteğimi bir nevi köreltse de burdayım. filmi beğendim. hatta 2 kere izledim. cok mutluyum.

Tabii gitmeden bir hafta önce film hakkında ne kadar yazı, eleştiri varsa okumuştum.taklacıların öve öve bitiremediği, atatürkçü kesimin yerden yere vurduğu bu film, haddinden fazla ilgi çekiyordu. sarı zeybek hastası olan ben bunu kacıramazdım elbette.

Ama izledikten sonra eleştirilerin yersiz olduğunu, insanların olayları, durumları, kişileri nasıl istiyorlarsa öyle yorumladıklarına bir kez daha şahit oldum. herşeyi g.tnden anlayan canım insanlarım, yine kendi beyinciklerine göre yorumlar yapmıştı işte. şaşırmadım.

Mustafa Kemal Atatürk'ün insan olmadığına çoktan kanaat getirmiş, onu putlaştırmış, bir nevi tanrı yerine koymuş kişilikler; elbette bu filmi yerden yere vuracaklar, dava acacaklardı. çünkü filmde gayet normal bir insanın gösterdigi hareketleri, verdigi tepkileri veriyordu mustafa kemal atatürk.

Üzülebiliyordu mesela, yalnızdı hemde çok.. ağlıyordu yalnız basınayken, çapkındı sonra çok içerdi. ee? neden unutuyoruz mustafa kemal atatürk'ün herşeyden önce bir insan sonra da erkek olduğunu.. neden atatürk çok içerdi, çapkındı dendiğinde "Atatürk alkolik, karı-kıza düşkün biri değildi" tarzı tepki veriliyor? kimse adam içip içip ortalığı dağıtırdı demiyor ki..atatürkçü insanlar bunu mu anlıyor o duyduklarından ya da izlediklerinden?

ya da filmi izleyipte pek mutlu olan, atatürk'ü çoktan lugatlarından silmiş insanlar.. onlarda kendilerine göre algılıyor, kendi yorumlarını yapıyor; "ehehe biz dedik, atatürk alkolikti, diktatördü, dar ağacına bıraktı milleti, devrim yaptı gördük yaptıklarını da zaten.." tarzında..

iki yandan da insanlar kendi çıkarlarına, kapasitelerine göre yorum yapıyorlar.filmi izleyipte adam akıllı yorum yapabilen izleyici sayısı cok az. duygusal bakıyorsun olaya diyenler içinde şu yorumu yapıyorum; olaylara genelde duygusal yönden bakarım,mantıgın insanları robotlara cevirdigi su vakit biraz daha fazla insan hissettiriyor kendimi bana.. neyse herseye ragmen, atatürk'ün kendi günlüğünden anılarını,yorumlarını duyabilmek çok güzeldi. biraz farklı bir yönden onu tanıyabilmek ise apayrı bir güzellik.

şiddetle de tavsiye ederim..


sonradan koşarak gelen not: "ordular idare ettim; ama bir kadını idare edemedim.." M.Kemal Atatürk. hastasıyım bu sözün..

bana bir seyler oluyor necati!

Son zamanlarda uykusuzluk, düzensiz beslenme ve tabii ki sigaranın 10 numara etkisi ile bir garip hallerdeydim. Sınavlara, o kadar kosturmacaya bağlıyordum hepsini. Geceleri tavuk gibi erkenden yatmayı sevmem,uykuyla da pek işim yoktur ama bu ara ne adam akıllı uyuyabiliyor ne de uyudum mu kalkabiliyorum ilginc bir sekilde. Bir de bunun yanında sol kolum 7/24 uyusmakta, kalbim kendi çapında çılgın atmaktaydı. Dedim ki kendime; "bak kamil; ters birsey var bünyede, git doktora, adam ol erkenden yolcu etmeyelim seni de.."

Dünde en sevdigim insanüstü varlık olan annemle konusurken anlattım durumu.. çemkirdi niye kendine dikkat etmiyorsun diye. sigara kullandıgımı tahmin ettigi icin haliyle bagrındı o kadar ama babam da check-up yaptırmıs kalp de ritm bozuklugu varmıs.. bir nevi ırsi bir dalga tura bu. o yüzden kontrol ettirmek lazım bünyeyi, bir check ettirmek neyin lazım. tırsıyorum. çünkü bana sigarayı bırak,düzgün beslen, stress yapma,(en zoru bu serefsizim), delikanlı ol cigerimi ye tadında seyler söyleyecek. alkolle de aram yok artık, mis gibi bir hayat sürebilirim aslında dikkat edersem ama pff bilmiyorum. rica ediyorum yukardakinden de ters birsey cıkmasın. düşününce bile fenalık geliyor insana ya.

14 Kasım 2008

sabah kahvesi

Günaydın canım okurlar,
eskişehir'de gayet huzursuz, haddinden fazla ıslak
ve çamurlu bir güne daha hep beraber merhaba diyoruz.
şu yağmurlu günlerde eskişehir'de yapabileceğiniz pek bir sey yok.
ya "bana her gün bayram genc arkadasım" tadında içiceksiniz
ya da sinema, tiyatro olaylarına girişeceksiniz.
açıkcası senelerdir içmekten iflahımız kesilmiş insan grubu olarak
biz sinema olayını sectik bu sefer.
elimizde genc turkcell sifreleri kuyruklarda sürünüyoruz.
(reklama gel,ögrenciyiz ya..)
şu sıra sinemalarda; mustafa, osmanlı cumhuriyeti, testere 5,
muzo ve ıssız adam filmleri var.
mustafa'yı izleyen bir genc olarak fikirlerimi bu konuda daha sonra yazıcam ama
ıssız adam ve osmanlı cumhuriyeti izleyenlerin favorileri arasında..
ben digerlerinin yalancısı olarak tavsiye ediyorum onları da =p
neyse
normal ve bol filmli günler dilerim..
öperim.

13 Kasım 2008

Mr. Big!


İsteklerimi değiştiriyorum arkadas!
Mr. Big istiyorum ben bir tane.
Kendi Mr. Big'imi..

Haliyle Carrie'ye de acaip sinir oldum.
10 sene sonra adamla evlendi ya!
döverim ya!

hani bana ya!
layn?!

11 Kasım 2008

günaydın!!

i'm back!
sınavları, raporları bitirdim geri geldim..
fenalık gecirecektim, az kalmıştı. kaç gün
oldu blogda yazamıyordum. e dedim yeter!
bu okul bitmiyor zaten, bari blogdan uzak
kalmayayım didim. ve cemkirmeye kaldığım
yerden devam etmek icin; kendime bir kahve
yapıp geri döndüm.



şu huzursuz bünyemde ki gereksiz mutlulukla ve
blogumun yeni yüzüyle karsınızdayız. bizi sevin anacım!
böö!
sabah şekeriyim serefsizim!

02 Kasım 2008

Mamma Mia!!!

Mamma Mia!!!

Beni tanıyanlar iyi bilir ki dans etmesini, şarkı söylemesini, müzikalleri,
50'lerden 80'lere kadar olan dönemi, haliyle eski hitleri, diskoyu welan çok severim.
yine benim ayarımda birsey izledim. paylasmak istiyorum. ama ondan önce isyanım var bir saniye hemen çemkireyim.

bu tarz filmleri, müzikalleri, afilli disco kıyafetlerini,abartılı dansları ve müzikleri insanlar neden begenmez aklım almıyor! valla almıyor. şu noktada tarza saygı duyamıyorum. öyle rahatsızım =)


neyse okurlar, bir kac notum var filme ve oyunculara dair. buyrun;

*Meryl Streep : bu nasıl bir insandır? insan hiç mi yorulmaz ya da onu bırak ödüle doymaz? bu kadar mükemmel ve basarılı olmak hos mudur? nerdeyse 60 yasında hala hoplar zıplar ya! nazar degdiricem kadına, ölecek.. ondan sinirleniyorum..

*Pierce Brosnan: aynen iletimden alıntı yapıyorum: "ah pierce what did you do to me bebişim gecenin bir vakti ya?" bu işte. adam filmin sonunda coktan dagıtmıs oluyor sizi. cok yakısıklı pff.
ayrıca streep ile olan sahnelerinde gayet gercekci ve basarılı. kendisi durumu söyle acıklıyormus; "drama okulundayken streep'e asıktım, bu rolüde sırf o var diye kabul ettim. " amca gercekci olma nedeni olarak baska ne diyebilir ki?

*S.O.S: Abba'nın 1975'de kendi isimleri ile cıkardıkları albümden bir sarkı. fekat brosnan ve streep arasında ki bir sahneden dolayı fazlaca ilgimi cekmiş, kendini ezberletmiş şarkıdır.

*Colin Firth: bütün karizmasını çizdirdi. mümkün değil toparlaması ehehe =)

*Amanda Seyfried: streep'in filmdeki kızı. fazla sarı ama çok basarılı. sevdim ablayı. sesi de güzel miss gibi!

*filmde herkes şarkı söylüyor nerdeyse. fazla kastırmaca gibi dursa da. cok eglenceli.

*ben bizzat filme, streep'e, abba'ya ve brosnan'a asık oldum. ve hepsinin pek güzel sarkı söylediklerine kanaat getirdim.. -tekrar tekrar-

*filmin en güzel sahnesi için S.O.S mamma mia
yazın izleyin.link olmiyi:P

kendinize bir iyilik yapın ve bu filmi izleyin!
izleyin lan! =p

ve dayanamayıp soundtrack'i asagı da veriyorum.
dırırıdırırıdırırı yasasın mamma mia!